Glutatyon

Glutatyon

GLUTATYON NEDİR?

 

Glutatyon (GSH) karaciğerde genetik bilgiye ihtiyaç olmadan sentezlenebilen bir tripeptitdir. Glutatyon (GSH) çok önemli bir antioksidandır, serbest radikaller ve peroksitlerle reaksiyona girerek hücreleri oksidatif hasara karşı korur. Serbest radikaller, çoğu zaman normal hücrelerde metabolik oksidasyonun yan ürünleridir. Antioksidanlar tarafından etkisiz hale getirilmediklerinde ise otoimmün hastalıklara, kanser gibi kronik hastalıklara neden olabilmektedir. Glutatyon ayrıca hücre farklılaşması, çoğalması ve apoptoz dahil olmak üzere çok sayıda hücresel süreçte önemlidir. Hemoglobinin oksitlenerek methemoglobine dönüşümünün engellenmesinde rol alır. Ayrıca proteinlerdeki sülfhidril (-SH) gruplarını redükte halde tutar ve bu grupları oksidasyona karşı korur, böylece fonksiyonel proteinlerin ve enzimlerin inaktivasyonunu engeller. Glutatyon (GSH) yabancı bileşiklerin detoksifikasyonu ve amino asitlerin membranlardan transportunu da sağlar. Glutatyon (GSH) eritrositleri, lökositleri ve göz lensini oksidatif strese karşı korumada hayati öneme sahiptir.

Glutatyonun biyosentezi ATP bağımlı 2 basamaktan oluşur. Birinci basamakta glutamat ve sistein aminoasitlerinden γ-Glutamilsistein sentetaz enzimi aracılığı ile γ-Glutamilsistein elde edilerek,bu yapıya Glutatyon sentetaz enzimi aracılığı ile Glisin aminoasiti eklenmesi ile Glutatyon molekülü elde edilir.Tripeptit yapıda olan Glutatyon’un bilimsel adı γ-glutamil-sisteinil-glisin’dir.

Glutatyon hücrede indirgenmiş-aktif (GSH) ve oksitlenmiş-inaktif (GSSG) formlarında bulunur. GSSG-GSH oranı hücresel oksidatif stresin bir ölçüsüdür. Sağlıklı hücre ve dokularda, glutatyon moleküllerinin %90’ından fazlası indirgenmiş formunda bulunur. Aktif Glutatyon yani GSH %90’ın altında düştüğünde serbest radikallere karşı etkin rol oynayamamaya başlar.%70’in altına düştüğünde ise bağışıklık sisteminde bozukluklar gözlemlenir.

Bitkiler, hayvanlar, mantarlar ve bazı bakterilerde antioksidan olarak işlev gören glutatyonun metabolizmasında meydana gelebilen bozuklukların, yaşlanma, kanser, kardiyovasküler rahatsızlıklar ve demans gibi birçok kronik/dejeneratif birçok hastalığın nedenlerinde rol aldığı araştırılmaktadır.

GLUTATYON EKSİKLİĞİ

Glutatyon molekülünü biyosentez yolu ile doğal olarak üretebildiğimiz için oluşabilecek glutatyon eksikliğinin nedeni glutatyon sentezinde kulanılan yapıtaşlarının eksikliğinden kaynaklanabilir. Bu protein yapıtaşlarındaki yetersizlik ise metabolik bir rahatsızlığın söz konusu olmadığı sağlıklı bireylerde çoğunlukla yanlış beslenmeden kaynaklanmaktadır. Sağlıklı ve dengeli beslenen bireylerde glutatyon eksikliği sık karşılaşılmayan bir durumdur. Bazı bireylerde dengeli beslenme ile sentezde kullanılacak yapıtaşlarının alımı gerçekleşse bile biyosentez için gerekli olan enzimler yetersiz olabilir, bu durumda uzun vadede vücutta glutatyon seviyesi düşebilmektedir. Dolayısı ile yapılan testler sonucunda bireyin glutatyon eksikliği tespit taktirde glutatyon takviyesi alması gerekmektedir.

Vücudumuzda glutatyona duyulan gereksinimin artması sonucu glutatyonun fazla kullanılmasına bağlı glutatyon açığı oluşabilir. Maruz kalınan toksik ve zararlı maddeler gibi dış faktörler glutatyonun detoksifikasyonu için kullanılması sonucunu doğurur.

Glutatyon kullanımını artıran etkenler:

  • Parasetamol
  • Ağır metaller
  • Pestisitler
  • Nitratlar ve kimyasal gıda atıkları
  • UV
  • Akaryakıt
  • Yetersiz beslenme
  • Gece saatlerinde ışığa maruziyet: Melatonin salımını baskılayarak glutatyonun azalmasıne neden olur
  • Kaygı ,endişe, depresyon
  • Kronik stres
  • Yaş: 20 yaşından sonra her 10 yılda doğal glutatyon üretimi %10 azalır.

GLUTATYONUN FAYDALARI

1-Oksidatif Stresi Azaltır

Journal of Cancer Science and Therapy’de alıntılanan bir makale, glutatyon eksikliğinin kansere yol açabilecek artan oksidatif stres seviyelerine yol açtığını belirtti. Ayrıca yüksek glutatyon seviyelerinin kanser hücrelerinde antioksidan seviyelerini ve oksidatif strese karşı direnci arttırdığını belirtti.

Oksidatif stres, serbest radikallerin üretimi ile vücudun onlarla savaşma yeteneği arasında bir dengesizlik olduğunda ortaya çıkar. Çok yüksek seviyelerde oksidatif stres, birden fazla hastalığın habercisi olabilir. Bunlara diyabet, kanser ve romatoid artrit dahildir. Glutatyon, sırayla hastalığı azaltabilecek oksidatif stresin etkisini ortadan kaldırmaya yardımcı olur.

2- Sedef Hastalığını İyileştirebilir

Küçük bir çalışma, peynir altı suyu proteininin ağızdan verildiğinde, ek tedavi olsun veya olmasın sedef hastalığını iyileştirdiğini gösterdi. Peynir altı suyu proteininin glutatyon seviyelerini arttırdığı daha önce gösterilmişti. Çalışma katılımcılarına, üç ay boyunca günlük oral ek olarak 20 gram verildi. Araştırmacılar daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu belirtti.

3-Alkollü ve alkolsüz yağlı karaciğer hastalığında hücre hasarını azaltır

Karaciğerdeki hücre ölümü, glutatyon da dahil olmak üzere antioksidanların eksikliği nedeniyle şiddetlenebilir. Bu, hem alkolü kötüye kullananlarda hem de kullanmayanlarda yağlı karaciğer hastalığına yol açabilir. Bir çalışma, glutatyonun en çok yağlı karaciğer hastalığı olan kişilere yüksek dozlarda intravenöz olarak verildiğinde etkili olduğunu bildirdi. Çalışmaya katılanlar ayrıca karaciğerdeki hücre hasarının bir belirteci olan malondialdehitte azalma olduğunu gösterdi. Başka bir küçük çalışma, oral yoldan verilen glutatyonun proaktif yaşam tarzı değişikliklerinin ardından alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı olan kişiler üzerinde olumlu etkileri olduğunu buldu. Bu çalışmada glutatyon, dört ay boyunca günde 300 miligram dozda ek formda sağlandı.

4-İnsülin Direncini Artırır

Baylor Tıp Okulu’ndaki araştırmacılar, glutatyonun kilo yönetiminde ve yaşlı bireylerde insülin direncindeki rolünü araştırmak amaçlı çalışmalar yapıldı. Çalışma bulguları, düşük glutatyon seviyelerinin daha az yağ yakma ve vücutta daha yüksek yağ depolama oranları ile ilişkili olduğunu gösterdi.

Daha yaşlı insanlar, iki hafta içinde yükselen, insülin direncini ve yağ yakımını iyileştiren glutatyon seviyelerini artırmak için diyetlerine sistein ve glisin eklendi.

5- Periferik arter hastalığı olan kişiler için hareketliliği artırır

Periferik arter hastalığı, periferik arterler plak tarafından tıkandığında ortaya çıkar. Bir çalışma, glutatyonun dolaşımı iyileştirdiğini ve çalışma katılımcılarının daha uzun mesafeler boyunca ağrısız yürüme yeteneğini artırdığını bildirdi. Plasebo salin solüsyonu yerine glutatyon alan katılımcılara beş gün boyunca günde iki kez intravenöz infüzyonlar verildi ve ardından hareketlilik için analiz edildi.

6- Parkinson hastalığının semptomlarını azaltır

Parkinson hastalığı merkezi sinir sistemini etkiler ve titreme gibi semptomlarla tanımlanır. Şu anda tedavisi yoktur. Daha eski bir çalışma, intravenöz glutatyonun titreme ve sertlik gibi semptomlar üzerindeki olumlu etkilerini belgeledi. Daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmasına rağmen, bu vaka raporu, glutatyonun semptomları azaltmaya yardımcı olabileceğini ve bu hastalığı olan kişilerde yaşam kalitesini iyileştirebileceğini öne sürüyor.

7- Otoimmün hastalığa karşı savaşmaya yardımcı olabilir

Otoimmün hastalıkların neden olduğu kronik inflamasyon oksidatif stresi artırabilir. Bu hastalıklar arasında romatoid artrit, çölyak hastalığı ve lupus bulunur. Bir araştırmaya göre, glutatyon vücudun immünolojik tepkisini uyararak veya azaltarak oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olur. Otoimmün hastalıklar, belirli hücrelerde mitokondriye saldırır. Glutatyon, serbest radikalleri ortadan kaldırarak hücre mitokondrilerini korumaya çalışır.

8 – Otizmli çocuklarda oksidatif hasarı azaltabilir

Medical Science Monitor Trusted Source’da bildirilen bir klinik araştırma da dahil olmak üzere birçok araştırma, otizmli çocukların beyinlerinde daha yüksek oksidatif hasar ve daha düşük glutatyon seviyelerine sahip olduğunu gösteriyor.

9 – Kontrolsüz diyabetin etkisini azaltabilir

Uzun süreli yüksek kan şekeri, azaltılmış miktarlarda glutatyon ile ilişkilidir. Bu, oksidatif strese ve doku hasarına yol açabilir. Bir çalışma, sistein ve glisin içeren diyet takviyesinin glutatyon seviyelerini artırdığını buldu. Ayrıca yüksek şeker seviyelerine rağmen kontrolsüz diyabetli kişilerde oksidatif stresi ve hasarı azalttı.

10 – Solunum yolu hastalığı semptomlarını azaltabilir

N-asetilsistein, astım ve kistik fibroz gibi durumları tedavi etmek için kullanılan bir ilaçtır. Bir inhalan olarak, mukusun incelmesine ve daha az macun benzeri olmasına yardımcı olur. Ayrıca iltihabı azaltır. N-asetilsistein, glutatyonun yan ürünüdür.

GLUTATYON DÜZEYİNİ ARTIRAN BESİN VE DESTEKLER

  1. Glutatyon veya yapı taşları et ve süt ürünlerinin yanı sıra birçok sebzede bulunabilir. Brooklyn, New York’ta Physio Logic’te klinik beslenme uzmanı olan Michelle Miller, vücudunuzdaki glutatyon seviyelerini artırmaki için, kükürt gibi oluşumuna yardımcı olan öncü besinler açısından zengin yiyecekleri tercih etmeniz gerektiğini söylüyor. Kükürtçe zengin olan; soğan, sarımsak, brokoli, lahana, karnabahar, brüksel lahanası, radika, şalgam örnek olarak verilebilir.
  2. N-asetil-sistein (NAC) glutatyon üretimini artırarak, glutatyon seviyelerini yükseltir. N-asetil-sistein’in yapısında bulunan sistein grubu; glutatyon molekülünün parçalanması sonucu oluşan glutamat amino asiti ile birleşerek, glutatyon molekülünün tekrar oluşmasını sağlayacaktır. Fakat glutatyon düzeylerindeki bu yükselme birkaç saat süren kısa bir süreli bir yükselmedir.
  3. SAMe (S-adenozil-metionin) kısmen sisteine dönüştürülen bir metionin türüdür. Siroz ve kolestaz tedavisinde kullanılır.
  4. Folat, Vitamin B6,B12,Biotin gibi metilasyon nütrientlerini içeren ; karaciğer, mercimek, ıspanak, kuşkonmaz, avokado, maydanoz, pancar ve börülce tüketimi glutatyon düzeyinin artmasına katkı sağlayacaktır.
  5. Magnezyum; glutatyon sentezi için önemli rol oynayan gamma glutamil transpeptidaz enziminin çalışması için gereklidir.
  6. Çinko eksikliğinin özellikle kandaki GSH düzeylerini düşürdüğü gösterilmiştir. Önerilen günlük alım 8-11 mg.’dır.
  7. Milk thistle (Slymarin) glutatyon düzeylerini yükseltir. Karaciğer temizleyici ve koruyucu özelliği vardır.
  8. Lipoik Asit GSH düzeylerinin artmasına yardımcı olan bir destek ürünüdür. Ek olarak insülin duyarlılığını artırdığı ve diyabetik nöropati semptomlarını azalttığı gösterilmiştir.
  9. Fiziksel aktivite: Haftada 3 gün düzenli yapılan fiziksel aktivitenin vücut antioksidan savunmasını artırdığı gösterilmiştir.

Ulusal Kanser Enstitüsü, Sağlık Alışkanlıkları ve Tarih Anketi’nde listelenen gıdalardaki GSH miktarlarını ölçmüştür. Gıdaların GSH analizleri yüksek performanslı sıvı kromatografisi tekniği kullanılarak yapılmış ve Amerika bölgesinden alınan meyve sebzeler kullanılmıştır. Yapılan çalışmanın sonuçlarına göre süt ürünler, tahıllar ve ekmekte GSH düzeylerinin genelde düşük olduğunu, meyve ve sebzelerin de orta yüksek miktarda GSH’a sahip olduğu gösterilmiştir. Taze hazırlanmış etlerde GSH nispeten daha yüksektir. Ayrıca gıdaların dondurulması ile GSH içeriği genelde korunurken, diğer işleme ve koruma yöntemleri genelde büyük bir GSH kaybı ile sonuçlanmıştır.

GLUTATYON TAKVİYESİ

 

Glutatyonun yeterince sentezlenememesi durumlarında oral veya IV yoldan takviye olarak alınabilmektedir. Yapılan araştırmalar oral yoldan alımın biyoyararlanımın çok etkili olmadığı yönündedir fakat oral kullanımın damar yolu ile alınması kadar etkili olduğunu gösteren araştırmalar da mevcuttur. Glutatyon takviyesinden maksimum verim ve etkinlikte faydalanabilmek için bazı durumlara dikkat edilmesi gerekmektedir. Glutatyonun alımı farklı besin maddeleri ile alındığında ciddi oranlarda düşmektedir. Bu nedenle aç karnına alınması biyoyararlanımını artıracaktır. Glutatyon ile antioksidan özelliklere sahip diğer maddelerin beraber takviye edilmesi glutatyondan maksimum verim elde edilmesi için gereklidir. Bu maddelerden birisi C vitaminidir. C vitamini oksidatif maddeleri bağlayarak oksidan özelliklerini sınırlar. Bu sayede kandaki glutatyon miktarını yüksek tutar. Benzer şekilde Selenyum takviyesi alımı da glutatyon alımını ciddi oranda artırmaktadır. Sistein aminoasidi, takviyede göz önünde bulundurulması gereken bir diğer maddedir. Kendi antioksidan özellikleri sayesinde glutatyon alımını artıran sistein aminoasidi, aynı zamanda glutatyon yapısında yer aldığı için glutatyon üretimini artırarak kandaki glutatyon miktarına katkı yapar.

Yapılan bilimsel çalışmalar uygun dozda glutatyonun oral yoldan alımının, damar içine verilmesi kadar etkili olduğunu göstermiştir.  Bu anlamda çalışmalar, günlük 250-300 mg glutatyonun oral alımının etkili ve yeterli olduğunu göstermiştir.

Glutatyon tedavisi anti-aging amaçlı veya detoks amaçlı yapılabilir. Anti-aging amaçlı uygulama kişinin yaş, kronik hastalık v.b. durumlarına göre değişkenlik göstermektir ve uygulama şekli doktor tarafından belirlenmektedir.

İntravenöz (IV) glutatyon Şiddetli glutatyon noksanlığı olan kanser tedavisi ve  HIV/AIDS tedavisi gibi durumlarda ya da genetik mutasyonlar veya başka nedenlerden ötürü kendi glutatyonlarını yeterli şekilde üretemeyen kişilerde başvurulan damar içi uygulamadır. Hastalardaki tıbbi duruma göre, IV glutatyon haftalık veya günlük olarak düzenli biçimde uygulanmalıdır. Glutatyon IV yoldan verildiğinde kan akımındaki yarılanma ömrü çok kısa olup ortalama 14 dakikadır. IV glutatyon 2,000 mg (2 g) dozunda verildiğinde hücrelerin alabileceği sistein şeklinde birikir. Uygulamadan 90 dakika sonra idrarda glutatyon ve sistein atılımında sırasıyla 300- ve 10-kat artış olur.

Kalın sağlıcakla……

Ecz. E. Talip Önal. Ecz. Ceren Şenel

 KAYNAKLAR

  1. https://www.healthline.com/health/glutathione-benefits#glutathione-benefits
  2. http://www.mayoclinicproceedings.org/article/S0025-6196(11)62019-3/abstract
  3. https://www.bcm.edu/news/geriatrics/glutathione-deficiency-fat-insulin-aging
  4. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5413479/
  5. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/28789631
  6. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26230671/
  7. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/19393193
  8. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/24155989
  9. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/20524875/
  10. https://www.healthyhabitsliving.com/blogs/be-healthy/yes-lipoceutical-glutathione
  11. http://www.biyofonksiyoneltip.com/glutatyon-tedavisi/
  12. https://www.everydayhealth.com/diet-nutrition/diet/glutathione-definition-uses-benefits-more/
  13. https://file.atuder.org.tr/_atuder.org/fileUpload/Cx9s9rKqhZ4h.pdf
  14. Arjinpathana, N., & Asawanonda, P. (2012). Glutathione as an oral whitening agent: a randomized, double-blind, placebo-controlled study. Journal of dermatological treatment23(2), 97-102.
  15. Glutathione in foods listed in the National Cancer Institute’s Health Habits and History Food Frequency Questionnaire. Jones DP Nutr Cancer. 1992;17(1):57-75.; Alan Pressman “Glutathione. The Ultimate Antioxidant”; Leo Nollet “Handbook of Analysis of Active Compounds in Functional Foods”, pp.73-74; Lester Packer “Handbook of Antioxidants”, pp. 551-552
  16. High-dose intravenous glutathione in man. Pharmacokinetics and effects on cyst(e)ine in plasma and urine. Aebi S, Assereto R et al. Eur J Clin Invest. 1991 Feb;21(1):103-10).

 

Yorumlar

Youtube

[youtube-feed channel=UCE_aLMv273svaKcW_UINhZA subscribetext="Abone Ol" layout="list" num=3]

Eczacı Farkıyla

Eczacı Farkıyla vitamin ve mineraller, ilaçlar, besin destekleri, kozmetik ürünlerle ilgili tüm bilgiler; ve topluma koruyucu halk sağlığı için bilgilendirme ve destek amacıyla sizlerleyiz…